Tarrasch’ın Gözünden Lasker – Tarrasch 1908: Maç Öncesi (III)

Bundan birkaç gün önce (18 Nisan) Profesör Gebhardt Lasker ile olan ilişkilerini yeniden başlattı ve böylece görüşmeler yeni bir safhaya girdi. Gebhardt’ın niyeti Lasker ve beni Coburg’a davet etmek ve orada şahsen hazır bulunarak bir anlaşmaya varmaktı. Fakat ben bu teklifi reddettim, çünkü Alman Satranç Birliği, Bavyera Satranç Birliği ve bununla ilişkili olarak Münih Komitesi’nin görüşmeleri benden çok daha verimli sürdürebileceklerine dair bir inanç besliyordum; tüm bu kurumlar en azından oyuncuların bazı küçük modifikasyonlarla imzalamak zorunda kalacakları uygun şartları kesin olarak belirleme otoritesine sahiplerdi. Aynı zamanda tarafımca az ya da çok akla yatkın ve alışılageldik bütün şartların uygun olduğunu ve başka türlü olmuyorsa bir defa olmak kaydıyla yer değişikliğini de kabul edeceğimi ancak bunun Lasker ile maç yapmak için son şans olduğunu açıkladım.

Maçın gizli kahramanı Dr. Rudolf Gebhardt
1901-1920 arası Alman Satranç Birliği Başkanı

Yazıda geçen profesör unvanı bugün anladığımız tarzda bir akademik unvandan ziyade lise hocalığına atıf yapıyor zira kendisi aslında 1605’te kurulan köklü bir lise -gymnasium- olan Casimirianum Coburg’ta eski diller derslerine giren bir öğretmen. Elbette o devirdeki lise hocalarının, hele böyle köklü kurumlarda çalışıyorlarsa, günümüzdeki üniversite profesörlerini amiyane tabirle ceplerinden çıkaracaklarını da unutmamak lazım.

Bunun üzerine Profesör Gebhardt görüşmeleri sürdürdü. Lasker’e yazın Münih’te benimle bir maç yapmasını önerdi. Kazanan en az 6000 Mark alacaktı. Bu tutar devamlı surette Amerikalılar ile olan ilişkilerine sözü getiren Lasker tarafından yeterli bulunmadı. Eğer maç en büyük ilginin gösterildiği ve en iyi teklifin yapıldığı yerde oynanacak olursa, ödülden bağımsız olarak 15000 Mark katılım payı -veya belki çok daha fazlasını- alabileceğini düşünüyordu. Ayrıca eğer böyle bir maçın uzunluğu tamamen belirsiz olursa maç 8 veya 80 parti sürebilirdi. Bu yüzden Lasker’e göre, kendisinin de meşguliyeti göz önüne alındığında, maçın yazın oynanması olanaksız görünüyordu. Ancak kendisi 4000 Mark ödül için benimle altı parti oynamaya -böylece eski tuhaf tasarısını yeniden gündeme getiriyordu- hazırdı.

Bu teklifi ben ve Alman Satranç Birliği’ni temsilen Profesör Gebhardt tartışılması olanaksız bularak reddetmek durumundaydık ve nihayet Lasker 19 Mayıs’ta benimle bir maç yapmaya hazır olduğunu belirtti. Şartları şöyleydi:

  1. Ödül en az 8000 Mark olmalı.
  2. Sekiz galibiyete ilk ulaşan maçı kazanır. Beraberlikler sayılmaz.
  3. Maçın yeri ve zamanını ben (Lasker) belirlerim.

3 numaralı şartı şampiyona özel bir ayrıcalık olarak gördüğünü belirten Lasker, 1907 Ostende Şampiyonlar Turnuvası -ki bu unvan resmi olarak belirtilmişti- galibi olarak benim de kendisi kadar şampiyonluk unvanı için hak iddia edebileceğimi dikkate almamıştı. Ancak kendisi maçın başka yerde oynanması halinde beklediği 15.000 Mark tutarındaki pay kendisine tazmin edilirse bu ayrıcalıklı haktan feragat etmeye hazırdı. Böylece Lasker nihayet açıkça taleplerini belirtmiş oldu ve görüşmeler hız kazandı.

Coburg’ta Lasker, Gebhardt ve Schenzel’in buluştuğu Hotel Goldene Traube’nin günümüzdeki görünümü

5 Haziran öğleden önce saat 11:15’te Profesör Gebhardt, Bay Schenzel ve Dr. Lasker maç hakkında görüşmek üzere Coburg’a, Hotel zur Goldenen Traube’ye geldiler. Profesör Gebhardt, Lasker’in taleplerine uygun bir maddi kaynağı Almanya’da bulmanın olanaksız olduğunu açıkladı. Lasker buna, yurtdışında bu paranın toplanabileceği fakat bu durumda maçın bir bölümünü yurtdışında oynamak gerekeceği şeklinde cevap verdi. Bunun üzerine Bay Schenzel benim adıma söz alarak Lasker’e benim böyle bir şeyi ailevi ve mesleki nedenler yüzünden kabul edemeyeceğimi söyledi. Bu benim tek vazgeçemeyeceğim şartımdı, diğer bütün koşullarda her türlü uzlaşmaya hazırdım. Bu yüzden tartışma son derece zorlu bir hal aldı, ancak üç saatlik bir süreçten sonra nihayet bir ölçüde tatmin edici bir neticeye varıldı. Bir tarafta Lasker ve ben, diğer tarafta Alman Satranç Birliği olmak üzere geçici bir sözleşme kaleme alındı. Esas maddeleri şöyleydi:

  1. Dr. Lasker ve Dr. Tarrasch satrançta dünya şampiyonluğu için bir maç yapmaya hazırdır.
  2. Sekiz galibiyete ilk ulaşan kazanır, berabereler sayılmaz. (veya 20 partide üstünlük sağlayan) Lasker’in isteği üzerine yalnız bu ikinci formülasyon geçerli olarak kabul edildi.
  3. Katılım payı her iki usta için oyun başı 500 Mark, yani toplamda 10.000 Mark tutarındadır.
  4.  Ya galibiyet ödülü olarak 4000 Mark ödül konur ya da iki oyuncudan biri şahsen 8000 Mark sağlar.
  5. Toplam katılım payı Alman Satranç Birliği tarafından sağlanırsa maç Alman Satranç Birliğince belirlenen yer veya yerlerde oynanır. Aksi takdirde Bay Dr. Lasker eksik tutara karşılık gelen parti sayısınca (Oyun başı 500 Mark) oyunun oynanması için birden fazla yer değişikliği yapılmaması kaydıyla başka bir yeri kendisi seçme hakkına sahiptir.
  6. Alman Satranç Birliği dört hafta içerisinde üçüncü maddede belirtilen toplamı sağlayıp sağlayamadığını her iki ustaya da bildirmekle yükümlüdür. Eğer en az 7000 Mark sağlanamazsa sözleşme hükümsüzdür.
  7. Maçın hayata geçirilebilmesini sağlamak adına Bay Dr. Tarrasch üçüncü maddede öngörülen katılım payından feragat etmeye hazırdır.
  8. Maç altıncı maddede belirtilen bildirimden altı hafta sonra Alman Satranç Birliği Başkanlığınca belirlenecek olan yerde başlar.
  9. Her hafta altı gün oynanır ve bir günde altı saatten fazla oynanmaz. Oyuncular bir saat içerisinde 15 hamle yapar. Hiçbir gün ikinci bir partiye başlanmaz.

Birkaç önemsiz yönergeyle ilgili maddenin ardından önemli bir ek madde daha geliyordu:

12- Her iki usta da altıncı maddede belirtilen bildirimin ardından bir hafta içerisinde 2000 Mark tutarında bir parayı Alman Satranç Birliği’ne ödemekle yükümlüdürler. Bu tutar eğer maç öncesinde taraflardan biri çekilirse rakibine kalır ve maçın başlangıcında Bay Lasker ve Bay Tarrasch’a geri ödenir.

Böylece maç tamamen kesinleşmiş gibi görünüyordu. Ancak şimdi ayrı ayrı bazı noktalar üzerine neredeyse iki ay süren ve maçın gerçekleşmesini birden fazla kez tehlikeye atan sıkıcı görüşmeler başlıyordu.

Önceki Sonraki