Karl Schlechter

Viyanalı büyük satranç ustasının anısına

2 Mart 1874 – 27 Aralık 1918

Ernst Grünfeld

1890’lı yıllarda, yani Tuna monarşisinin en parlak olduğu ve ekonomik rahatlığın sanatlara da yansıdığı zamanlarda, Prater’deki “Zum Goldenen Kreuz” lokantasında Ertel, Großbach, Hamlisch Kardeşler, postane müdürü Mitrofanovicz ve profesörler Thirring ve Zinkl’ın çevresinde her şeyden önce Viyana müziğine büyük bir dostluk besliyor gibi görünen ve bu yüzden masanın kadınlardan müteşekkil Messerschmied-Grüner topluluğunun çaldığı müziğin yakınında yer almasını sağlayan genç bir adamı da gözlemlemek mümkündü.

“Zum goldenen Kreuz” lokantasından eski bir kartpostal
Kaynak: https://oldthing.de/AK-Wien-Cafe-Restaurant-zum-goldenen-Kreuz-v-A-Kadrman-Wiener-Prater-92-Innenansicht-Portraets-0025062755

Bu arkadaş çevresinde katiyen insanın neşesini kaçıran bir tip bulunmamaktaydı. Aksine her şey çok rahat ve huzurluydu, Viyana ezgilerine ve hoş kadın müzisyenlere doyulduğunda bu yüksek moral ve neşe o zamanlar Neue Wiener Schachklub’a -Yeni Viyana Satranç Kulübü- ev sahipliği yapan Café Kugel’a taşınırdı ve biriken fazla enerji satranç teorisi incelemelerine, körleme partilere ve diğer satrançla alakalı işlere harcanırdı. Böyle durumlarda, basit ve sade bir ad olan Karl Schlechter ismine sahip soluk benizli genç adamın ne kadar keskin ve iyi bir satranççı olduğu kendini gösterirdi, nitekim fazla geçmeden kendisine iş hayatını bırakması ve kendini tamamen satranca adaması öğütlendi ve böyle de oldu. Hem de ne başarıyla, elbette bunu burada açıklamaya gerek yok, kim Schlechter’in daha önce görülmemiş ölçüdeki yükselişini ve parlak başarılarını bilmez ki? Kısa zamanda Viyana okulunun en harika temsilcisi haline geldi, iyi bir konumsal anlayışı kapsamlı bir teorik eğitimle birleştirdi ve durdurulamaz bir zirve yürüyüşünün ardından satranç sanatının doruğuna erişti.

İlk defa 1843’te Bilguer ve von der Lasa tarafından yayınlanan Handbuch des Schachspiels’in (Satranç Elkitabı) son edisyonu Carl Schlechter’in elinden çıkmıştı.
Halen tüm satranç literatürü içerisinde hem oyunun tarihini hem de açılış ve oyunsonu teorisini kapsayan böyle ansiklopedik bir eser bulmak zor.

Teorik alanda en büyük katkısı 1915 senesinde satranççılar için bir başucu eseri olan Bilguer’in Elkitabı’nı yeniden düzenlemesiydi, pratikte ise keskin zekasının bir kanıtı olarak 1910’da Dr. Emanuel Lasker’e karşı oynadığı şampiyonluk maçı en önemli başarısıydı. Bu maçta Schlechter, kendisinden önce kimsenin yapamadığını yaptı ve Dr. Lasker’e, tüm zamanların en başarılı turnuva ve maç oyuncusuna, karşı koymayı başararak savaş alanından mağlup olmadan ayrıldı. “Schlechter problemi nasıl çözülmeli?”, maç esnasında dünya şampiyonu böyle soruyordu ve şampiyon problemi çözmeyi başaramadı. Diğer zamanlarda yaptıklarından bahsetmeye gerek yok, tüm kariyeri aralıksız bir başarı silsilesiydi.

Carl Schlechter (1874-1918)

Maalesef Grünfeld’in yakındığı konu bugün de aynı durumda. Üstelik üstadın Budapeşte’deki kapatılan Rákoskeresztúr mezarlığındaki mezarının veya naaşının akıbeti bile belli değil.

Maalesef, büyük ruhlarda her zaman olduğu gibi, Schlechter’in hayatının üzerine de derin bir trajedinin gölgesi düştü. Kendisinin ve başardıklarının anavatanı için derin önemine karşın büyük bir yoksulluk içinde öldü ve halen Budapeşte’de yatıyor.

Memleketi Viyana’ya her zaman sadık kalan ve onun büyük evlatlarından biri olan Schlechter’e kendi yurdu aynı sadakati gösteremedi. Yabancı bir toprakta gömülü ve Viyana’nın Schlechter için nihayet kendi memleketinde bir mezar hazırlanması yönündeki onursal sorumluluğunun yerine getirilmesi için ısrarcı olacak birini bulmak da zor.

Aşağıda üstadın henüz bilinmeyen ve bize evrensel oyun tarzını iyi bir şekilde gösteren bir partisini bulabilirsiniz.

Wiener Schachzeitung, 1931

Notlar

Tuna monarşisi: Elbette Tuna kıyısındaki Viyana ve Budapeşte’yi birleştiren Avusturya-Macaristan İmparatorluğu kastediliyor.

Prater: Viyana’da ünlü bir park ve bugün de halen hem içindeki lunapark hem de etrafındaki mekanlarla bir eğlence merkezi.

Karl Schlechter: Esasında ismi Carl olarak yazılmasına karşın Grünfeld yeni tarz bir yazımı tercih ediyor, ben de metne sadık kaldım. Okunuşunda elbette hiçbir farklılık yok.